Her sorunun başı olarak nitelendirdiğimiz şey aslında, İletişimsizlikdir !
Evde, iş hayatında, okul ortamında, özel hayatınızda.
Yani insanın var olduğu ve var olan bütün problemlerin başında iletişim(siz)lik var.
Peki bu durumun nasıl üstesinden gelebilirsiniz?
Genelde kendimizi ifade ederken, ya saldırgan davranırız ya savunmadayızdır, ya pasif ve de etkisizizdir, ya da girişken, etkili ve de sorun çözmeye yönelik davranırız… İlk üç davranış biçimi iletişimde kaos yaratacaktır.Bu tarziletişimle anlaşılmadığımızı ve anlamadığımızı hissederiz. Atılgan davranış biçimi olarak da niteleyebileceğimiz son şıkta ise etkili bir iletişim başlatmışız demektir. Unutmayalım ki etkili iletişim öğrenilebilir.
Gelin size Etkili İletişimle alakalı Küçük Sırlar vereyim.
Etki iletişim kurmanın başında kendimizi tanımak geliyor.Ne istediğimizi bilmek ve buna uygun kelimeler seçmek en temel yapı taşlarından biridir. Kısacası kendimizle çelişmemek gerekiyor.Dikkatimizi karşımızdaki kişiye vermek bir diğer önemli unsurdur. Karşımızdaki kişi konuşurken gözlerinin içine bakmalı ve çevremizde olup bitenlerle ilgilenmemiz gerekiyor.Aksi takdirde söylenen on sözün 3 sözünü anlamak kısmi algılama çatışması yaşamamıza sebeb olacaktır. Duygu ve düşüncelerimizi dolaylı yollardan değil açık ve net bir şekilde karşımızdaki kişiye aktarmalıyız. Empati kurabilmek (kendimizi karşımızdaki kişinin yerine koymak) iletişimin vazgeçilmezidir. İletişim kurduğumu kişilere karşı ön yargısız ve hoşgörülü olmalıyız. Eleştirilere karşı açık olmalı ve bu durumu karşımızdaki kişiye hissettirebilmeliyiz. Beden dili, göz kontağı, hitap ve ses düzeyi sağlıklı bir iletişimin akıbeti için çok önemlidir.
Tüm bu kurallar herkesin bildiği ama uygulayamadığı kurallardır. Tabii bu kuralların hepsini aynı anda sokmamız kabul edersiniz ki çok zor. Bunları ezberleyerek değil öğrenerek ve uygulayarak ancak hayatınıza yerleştirmiş olursunuz. Karşınızdaki kişiyle iletişim esnasında bu kurallar aklınıza gelip bir bir uygulamaya kalkarsanız daha büyük sıkıntılarla karşılaşma ihtimaliniz yüksek benden söylemesi. Velhassıl kelam sindire sindire hayatınıza sokmanız size etkili iletişimin kapılarını ardına kadar açacaktır.
Yapılması gerekenlerin yanı sıra yapılmaması gereken hata(!)lar.
İletişimde yapılan hataların yeri,zaman ve kişisi fark etmiyor maalesef.Çünkü hepimizin bildiği çoğumuzun bu hataları bile isteye yaptığı ve bundan zevk duyarak,keyif alarak yapmış olduğu hatalar.Severiz biz EMİR VERMEYİ,karşımızdaki kişiyi HOR GÖRMEYİ,her şeyi bildiğini varsayıp(aslında hiçbir şey bildiği yoktur.Tek bildiği hariçten gazel okumaktır.)ÖĞÜT VERMEYİ,konun sonunu beklemeden ÖN YARGILI davranmayı,işimize gelmediği için KONUYU SAPTIRMAYI,kendisini bir üst mevkide görüp NUTUK ÇEKMEYİve anlatılan konun daha ne olduğunu bilmeden karşımızdaki kişiyle ALAY ETMEYİ.
Geri dönüşümsüz iletişim düşünülemez.
Geribildirim, alıcı ve gönderici arasındaki geriye bilgi akışıdır. Geribildirimin gerçekleşmediği zamanlarda tek yönlü bilgi akışı olduğundan dolayı iletişim oluşmaz. Oysa gerçek anlamda başarılı bir iletişim sürecinin oluşması için her iki tarafın da iletişim sürecine dahil olması gereklidir.
Bir satranç tahtası düşünün, nasıl ki her bir taş hareketi diğer taşları ve oyunun bütününü etkileyecektir, unutmayın hayatta böyledir.Karşımızdakinin fikrini almalı, aynı fikirde olup olmadığımızı test etmeliyiz. Başka fikirlere açık olmalıyız. Dediğim dedik anlayışına sahip olanlar etkili iletişimi öğrenmekten vazgeçsinler. İletişimle ilgili geri bildirim vermeliyiz. Geri bildirim, her iletişimde hayati bir özellik taşır.Anladığınızı ve anlaşıldığınızı hissettiğinizde bunu karşı tarafa iletiniz.Bu bağlamda çok kelime ile konuşmak, etkili iletişimin temel kaynağı olarak görülmemelidir.
Son olarak Sir Arthur Helpi’nin dediği gibi “Büyük insan dinlemesini bilendir.”Etkili iletişim dinlemekle başlar dinlemekle son bulur.
ve Celeste Headlee ‘ın “Daha iyi konuşmanın 10 kuralı” hakkında video’yu izlemenizi tavsiye ediyorum.
Değerli yorumlarınızı bekliyorum, Sevgiyle..
@emremetinin
“Kulak, yüreğe giden bir caddedir…” demiş Voltaire.